Ruby Bridges'in Hikayesi, ırk ayrımcılığının kaldırılmasından sonra New Orleans'ta tamamen beyazlardan oluşan bir okula giden ilk Afrikalı-Amerikalı kızlardan birinin gerçek bir hikayesidir. Coles'un sözleri ve George Ford'un çizimleri sayesinde, okuyucular Ruby'nin cesareti ve zorluklarla yüzleşmeye istekliliği ile cezbedilir.
Henry, "Bazen ona bakıp nasıl yaptığını merak ediyorum," dedi Henry, "Çetelerin yanından nasıl geçti ve burada tek başına oturdu, ancak çok rahat ve rahat görünüyordu" "dedi.
KABUL
"Lütfen, Tanrım, o insanları affetmeye çalışın çünkü o kötü şeyleri söyleseler bile, ne yaptıklarını bilmiyorlar, bu yüzden onları bağışlayabilirsiniz."
Ruby her gün okuluna girdi, kendisine bağıran bir sürü insan vardı. Öğretmeni Ruby'nin cesaretine hayret etti.
Ruby okula kabul edilmedi. Ancak, öğrenmek istediği için her gün gitti. Ruby herkesin birbirini kabul etmesi gerektiğine inanıyordu. Her gün dua ederdi.